top of page
Search

Kolyemi konsere götürdüm

Uzun süredir bir kolyenin hayalini kuruyorum ben. Belki de yıllardır aynı kolyeyi istiyordum. Nedendir bilinmez gidip almıyordum kendime. Üzerimde bir takı tutukluğu var. Kolyem, küpem ve bilekliğim hiç yok ama gidip de almam. Neden bilmiyorum.


İstediğim kolye de çok spesifik. İnce gümüş zincir ucunda bir tane minik zarif pırlanta. Bilin bakalım ben bugün hediye olarak ne aldım? Tam da bu hayalimdeki kolyenin aynısını. Mon kö'nün bana hediye alası gelmiş. Tam da bu aklımdakini. Yani nasıl olabilir diyor insan.


Kalpten istemek hiç de öyle yadsınacak bir şey değil. Bu blogu tuttukça bir yandan yazma pratiğimi geliştiriyor bir yandan da bunu fark ediyorum. Yani inanabiliyor musunuz? Dünyadaki zibilyon çeşit kolye arasından tam da benim aklımda olanı ki ben öyle bir kolyenin olup olmadığını bile bilmiyorum. Sadece hayal ediyorum ve istiyorum.


Tabii ki çok sevindim bu hediyeyi alınca. Hem değer görüp size hediye alınıyor olması hem de çok istediğiniz bir şeyin size geliyor olması paha biçilemez bir his. Ben de aldım kolyemi hayatımda ilk kez gittiğim dj festivaline götürdüm.


5 yıllık üniversite hayatımda bir kez bile böyle bir etkinliğe ya da festivale gitmedim. Arkadaş ortamımla çıkıp gezmedim. O parça hep eksik kalmış gibi hissettim. E bu eksiklikleri tamamlamak da elimde artık. O zaman isteyip de yapamadığım şeyleri şu anda gerçekleştirebilir ve deneyimleyebilirim. Öyle de yaptım. Sonunda şu festivallerden birine gittim. Çok da baylmadım şahsen ama sadece oraya gitmiş olmak bile ayrı bir güzeldi benim için.


Bir kız arkadaşım ve ben gittik. Bu aralar her yerde Mahmut Orhan'ın adı sıkça geçmeye başladı. Biz de onu görmek için gittik aslında. Ben şimdiye kadar kendimi dj tarzı müziklerden çok da hoşlanan biri olarak tanımlamazdım. Bugünden sonra emin oldum. Bu tarz müzik arada değişik bir deneyim olabilir ama sürekli dinleyip de zevk alacağım bir tarz değil kesinlikle.


Bugünün konsepti yeni kolyemle yeni bir etkinliğe gitmekti. Belki de taa liseden beri gelen o etkinliğe katılma tutukluğunu yendim içimdeki. Kesin sevmem dediğim bir ortama ve müziğe gittim. Bu açıklıkta olmayı seviyorum. Oradayken de kendimi saldım ve sonuna kadar eğlendim. Bacaklarım ve dizlerim yarına tutmayacak diye endişeleniyorum ahahahah. İyi ki gitmişim. Bu beni bi 2-3 sene falan götürür ama orası da var.


Şimdi gidip güzelce dinlenme ve yarının getireceklerini kucaklama zamanı. Yatağa giderken havada uyuyakalacak kıvamdayım. Zzz...


Cya ♡

0 comments

Recent Posts

See All

Comments


bottom of page